Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan iş cinayetlerine "hassasiyetle" yaklaşmak gerektiğini söyledi; İGU Deniz İpek "işçi güvenliği sistemi yeniden düzenlenmeli" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, İstanbul Sanayi Odasının (İSO) düzenlediği Aylık Olağan Meclis Toplantısında konuştu.
Işıkhan, iş cinayetleriyle ilgiliyse “hassasiyetin” daha da artırılması gerektiğini söyledi.
İş Güvenliği Uzmanı Deniz İpek ise "Bakan Işıkhan patronlara yalvaracağına 2012’de AKP tarafından hayata geçirilen; piyasa koşullarına, bir başka işveren olan OSGB sahiplerine terk ettikleri sistemi; işçiler ve sendikaları ile meslek örgütleri ve uzmanların itirazlarına göre yeniden düzenlemelidir" ifadelerini kullandı.
Işıkhan, “Biliyorsunuz ki, özellikle son zamanlarda bir takım üzücü haberler üst üste geldi. Bu elim hadiselere ve ciddi can kayıplarımıza sebep olan iş kazaları bize; iş sağlığı ve güvenliği konusunda sadece rehberlik rolünün değil aynı zamanda teftiş ve denetim görevlerinin de sıfır toleransla, büyük bir hassasiyetle arttırılması gerektiğini bir kez daha göstermiştir” dedi.
Açıklamalarının devamında ise Bakan Işıkhan, “Ülkemizin çalışma hayatında her zaman güvenli bir ortam sağlamak için yoğun bir gayret içindeyiz. Bu çerçevede, iş sağlığı ve güvenliği standartlarının yüksek tutulması ve kayıt dışı istihdamla mücadele konularında daha etkin adımlar atmamız gerektiğine inanıyorum. Bu nedenle önümüzdeki süreç, denetimlerin çok daha sıkı yapılacağı bir süreç olacak. Bu konuda sıfır tolerans ve sıfır taviz ile çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz. İş sağlığı ve güvenliği konusu; artık yüzyıllık planlar yapan Türkiye’nin ana gündem maddesi olmaktan çıkarılmalı” şeklinde konuşma gerçekleştirdi.
İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI’NDAN DEĞERLENDİRME
İş Güvenliği Uzmanı Deniz İpek, Bakan’ın açıklamalarını değerlendirdi.
İpek “Çalışma koşulları emek gücünün faaliyeti sırasında işçinin bedeni bütünlüğünün, sosyal ve psikolojik varlığının korunmasını kapsar. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile işçi sağlığı ve güvenliği; insan ve halk sağlığı açısından bir hak olmaktan çıkarılarak hizmet sunumu ve piyasalaşmaya terk edildi. Yasa öncesi iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimlerinin eğitimi ve kontrolü TMMOB ve TTB’deyken, 6331 sayılı Yasa bu alanı ortak sağlık ve güvenlik birimleri (OSGB) aracılığıyla piyasaya açtı. Yasayla birlikte eğitim ve kontrol TMMOB ve TTB’den alındı, yasa öncesi patronlar, kendi bünyesinde kadrolu şekilde İSG uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırmak zorundayken, yasa sonrası bu hizmet taşeronlaştırılmış oldu.İşçi sağlığı, işyeri sınırları ile fabrikaların dört duvarı arasına sıkıştırılacak bir sorun değil. İşçi sağlığı ve iş güvenliği sorunu işyeri hekimlerinin ve uzmanların, sadece iş yerinde çözebilecekleri teknik bir konu olarak ele alınsa da asıl olarak üretim ilişkileri temelinde ve işyerinde üretimde işçi denetimi esasında tartışılması gereken bir konu. Bakan Işıkhan patronlara yalvaracağına 2012’de AKP tarafından hayata geçirilen; piyasaya koşullarına, bir başka işveren olan OSGB sahiplerine terk ettikleri sistemi; işçiler ve sendikaları ile meslek örgütleri ve uzmanların itirazlarına göre yeniden düzenlemelidir” dedi.
